top of page

KONU SADECE IMAMOĞLU DEĞİL!

Türkiye’de Neler Oluyor?


Created by AI
Created by AI

Son Gelişmelerin Özeti

20 Mart 2025 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “görevi kötüye kullanma” ve “devletin kurumlarını küçük düşürme” suçlamalarıyla tutuklandı ve aynı gün İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alındı. Bu gelişme, Türkiye'nin dört bir yanında geniş çaplı protestoları beraberinde getirdi. Siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve yurttaşlar sürece yoğun tepki gösterdi.


Olayların Kronolojisi

Ekrem İmamoğlu, 2019’da yapılan ve iki kez tekrarlanan seçimlerin ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazandı. İlk zaferi Yüksek Seçim Kurulu tarafından iptal edilmiş, 23 Haziran 2019’da yenilenen seçimlerde oy farkı daha da artmıştı.


2024 yılının sonlarında hakkında açılan soruşturma kapsamında, çeşitli sosyal medya paylaşımları ve kamu kurumlarına yönelik açıklamaları nedeniyle “devleti küçük düşürmek” suçlamasıyla dava açıldı. 20 Mart 2025’te çıkan tutuklama kararı sonrası cezaevine gönderildi. Aynı gün görevden alındı.


İmamoğlu, sosyal medya hesabından tutuklanmadan önce yaptığı paylaşımda “Ne olursa olsun halkın iradesi kazanacak” ifadelerini kullandı. Cezaevinden kaleme aldığı mektupta ise, “Bu bir son değil, yeni bir başlangıç. Bu dava sadece benim değil, hepimizin davasıdır” dedi.



Saraçhane ve Ana Muhalefet Lideri Özgür Özel
Saraçhane ve Ana Muhalefet Lideri Özgür Özel

Toplumsal ve Siyasal Tepkiler

Kararın açıklanmasıyla birlikte İstanbul başta olmak üzere birçok şehirde protesto yürüyüşleri düzenlendi. Bazı şehirlerde polisle göstericiler arasında arbede yaşandı. 7 gün içinde 413 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların büyük kısmı serbest bırakılırken, 38 kişi hakkında “izinsiz gösteriye katılmak” suçlamasıyla dava açıldı.

"İmamoğlu’na destek protestolarına Pikachu kostümüyle katılan genç hem eylemlerde hem sosyal medyada ilgi odağı oldu"
"İmamoğlu’na destek protestolarına Pikachu kostümüyle katılan genç hem eylemlerde hem sosyal medyada ilgi odağı oldu"

Sokaklardaki protestoların simgelerinden biri, Taksim Meydanı’nda Pikachu kostümüyle yürüyen ve polis bariyerlerine doğru ilerleyen bir gösterici oldu. Bu görüntü sosyal medyada viral hale geldi.


CHP, İYİ Parti, DEM Parti ve diğer muhalefet temsilcileri, süreci “hukuksuz ve antidemokratik” olarak nitelendirdi. İYİ Parti lideri, “Bu sadece İmamoğlu meselesi değil, milletin iradesine darbedir” açıklamasında bulundu.


İktidar kanadı ise farklı bir tutum sergiledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı açıklamada, “Yargının kararına saygı göstermek herkesin görevidir. Suç işleyen kim olursa olsun, gereken yapılacaktır,” dedi. MHP lideri Devlet Bahçeli ise, “Devletin ve milletin düşmanlığını yapanlarla hesaplaşma vakti gelmiştir,” şeklinde konuştu.


ree

Dayanışma Seçimi: Sandıktan Gelen Mesaj

CHP, İmamoğlu’nun tutuklanmasından dört gün sonra 24 Mart 2025’te “Dayanışma Seçimi” adını verdikleri sembolik bir oylama düzenledi. Yasal bir bağlayıcılığı olmayan bu oylamada, İstanbullular gönüllü sandık kurullarında oy kullandı. Katılım 2,5 milyonun üzerine çıktı ve sonuçların %96’sı İmamoğlu’na destek yönünde oldu.


Bu oylama, yurttaşların iradesinin hâlâ güçlü olduğunu gösteren bir mesaj olarak yorumlandı.


Türkiye'de boykot edilen markalar
Türkiye'de boykot edilen markalar

Boykot Edilen Markalar: CHP’nin Açıkladığı Resmi Liste

Tutuklama kararının ardından sosyal medyada çeşitli markalara karşı boykot çağrıları yapılırken, ana muhalefet partisi CHP tarafından 25 Mart 2025 tarihinde kamuoyuna açık bir boykot listesi yayımlandı. Liste, hükümet yanlısı duruş sergileyen veya sessiz kalan şirket ve kurumlara yönelikti.

Liste sosyal medyada geniş yankı uyandırdı ve birçok kullanıcı tarafından desteklendi.


CHP'nin çağrısıyla boykot edilmesi önerilen markalar:

- Espressolab

- D&R - İdefix

- CNN Türk- TRT- TGRT- İhlas Ev Aletleri

- İhlas Haber Ajansı (İHA)

- Turkuaz Yayınevi

- Demirören Haber Ajansı (DHA)

- Türk Petrol

- Milli Piyango

- ETS Tur


Türkiye'nin sıcak gündeminden bir kare
Türkiye'nin sıcak gündeminden bir kare

Gezi’yle Kurulan Paralellikler

Yaşananlar, Türkiye tarihinde benzer bir halk hareketi olan 2013 Gezi Parkı eylemleriyle sıkça karşılaştırılıyor. O dönem, birkaç ağacın kesilmesine karşı başlayan direniş, kısa sürede büyük bir demokrasi ve özgürlük talebine dönüşmüştü. Bugün de benzer bir şekilde, birçok yurttaş için mesele yalnızca Ekrem İmamoğlu değil; adalet, ifade özgürlüğü, yargı bağımsızlığı ve halkın iradesi gibi temel değerler.


Bu benzetmeyle birlikte, “Konu İmamoğlu değil” ifadesi sosyal medyada ve sokaklarda sıkça tekrar ediliyor.


İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu

Demokrasi ve Hukuk Açısından Anlamı

İmamoğlu’nun tutuklanması ve görevden alınması, hem ulusal hem de uluslararası ölçekte yargı bağımsızlığı, demokratik temsil ve ifade özgürlüğü konularında soru işaretleri yarattı. Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu üyeleri ve çeşitli uluslararası insan hakları kuruluşları gelişmelere dair endişelerini dile getirdi.


Türkiye’deki mevcut siyasal yapının demokratik ilkelere ne ölçüde bağlı kaldığı, bu süreçle birlikte yeniden sorgulanmaya başlandı. Gözlemciler, yaşananların uzun vadede yalnızca muhalefeti değil, tüm sistemi etkileyecek nitelikte olduğunu belirtiyor.



Alman Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Christian Wagner ve Alman Hükümet Sözcüsü Steffen Hebestreit.              Fotoğraf: dts-Agentur/picture alliance
Alman Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Christian Wagner ve Alman Hükümet Sözcüsü Steffen Hebestreit. Fotoğraf: dts-Agentur/picture alliance

Uluslararası Tepkiler: Avrupa'dan Mesajlar

İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından Avrupa'dan çeşitli lider ve kurumlardan açıklamalar geldi. Avrupa Birliği ve bazı ülke liderleri Türkiye’deki demokratik değerlere vurgu yaparak endişelerini dile getirdi.


- Almanya Dışişleri Bakanlığı, resmi açıklamasında “Seçilmiş bir belediye başkanının yargı süreci şeffaf ve demokratik ilkelere uygun olmalıdır. Türkiye'de hukukun üstünlüğüne dair ciddi kaygılar oluşmuştur.” dedi.


- Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, sosyal medya paylaşımında “Türkiye halkının demokratik iradesine saygı gösterilmesi, tüm Avrupa’nın ortak sorumluluğudur.” ifadelerini kullandı.


- Avrupa Konseyi Genel Sekreteri, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “İstanbul halkının demokratik tercihine müdahale olarak algılanabilecek bu sürecin gözden geçirilmesini umut ediyoruz.” dedi.


- Avrupa Parlamentosu İnsan Hakları Komisyonu, İmamoğlu’nun derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu ve sürecin “siyasi nitelikli” olduğunu belirtti.


Bu tepkiler, Türkiye’nin Avrupa ile ilişkilerinde yeni bir gerilim alanı yaratabileceği yönünde yorumlandı.


Direnişin Mizahi Dili
Direnişin Mizahi Dili

Direnişin Mizahi Dili

Protestolar boyunca yurttaşların taşıdığı pankartlar, sürecin yalnızca siyasi değil, aynı zamanda kültürel ve yaratıcı bir direniş biçimine dönüştüğünü gösterdi. Mizah, ironi ve günlük yaşamdan referanslarla dolu bu pankartlar, sosyal medyada da geniş yankı uyandırdı. Renkli kartonlar, el yazısı sloganlar ve özgün çizimlerle süslenen pankartlar, gösterilerin görsel kimliğini oluştururken, bireysel ifade özgürlüğünün de simgesi haline geldi.





Comments


bottom of page